göreceli güzel


Buralarda durduğumuz kabahat. Sonra isyan ettiğimiz ve sonuçlarına katlandığımız da öyle. İsyan ettikçe düzelen bir şey gördün mü hiç? Kabullenince kalıyor ama öyle di' mi?

Hiç bir şey yapmadan kös kös oturmanın, insan bünyesine verdiği anlamsız keyif ile, koltukta uyuya kalıp, elinden telefonun düşüşüyle beraber “pat” sesine uyku mahmuru uyanma komikliğini birbirine karıştırıyorum hep. İkisi de yaşadığın yere göre göreceli güzel, eskileri hatırladıkça da göreceli hüzünlü.

Hemen sonra, okuduğum kitabın, nerde kaldığımı sonradan bulacağım en heyecanlı sayfasına, bütün odayı kaplamış kahve kokusu ile devam ediyorum. Kahve bu dünyanın en güzeli (şarabın hakkını da yememek lâzım tabi)

Aklım dağıldıkça baştan başlıyor, hikâyeden sıkılır gibi oldukça başka meşgaleler arıyorum...

Her gün bir öncekinden daha kısa, her bunalım bir başkasınınkinden daha çözümsüz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...