SOPA (Çevrimiçi Korsanlığı Durdur Yasası)


Herkesin dilindeki bu SOPA ne menem bir şeyse, tüm Amerika ayaklandı da, ne olduğunu ve gerçekleşmesi muhtemel sonuçlarını tam anlayamamış olabiliriz ...

Gündem şampiyonu ve aynı hızla da ne var ne yoksa unutma şampiyonu olan Türkiye'de bu SOPA en fazla aba altında kalır belki de... her anlamda benzeşiyor zaten adı...  Amerika tüm dünyaya gözdağı veriyor bu yasayla... (şimdilik yasa tasarısı)



WikiPedi "Stop Online Piracy Act" başlığı için der ki:
Stop Online Piracy Act - Online Korsanlığı Durdur (SOPA), ABD Temsilciler Meclisi'nin 26 Ekim 2011'de açıkladığı yasa tasarısıdır. Yasa tasarısı, eğer kabul edilirse, Amerikan yasama kuruluşları ve telif hakkı sahiplerine internette telif hakkı ile korunan şeyleri yayınlatmama hakkı tanıyor.
Başlangıçta önerilen yasa tasarısı ABD Adalet Bakanlığı ve telif hakkı sahiplerine telif hakkı ihlali yapan siteler hakkında mahkeme kararı çıkartmak için sunulmuştu. İsteği kimin yaptığına bağlı olarak, mahkeme kararı ile sözde telif hakkını ihlal eden site ile çalışan online reklam ağları ve ödeme servislerinin arama motorlarınca listelenmesini ve ISS'lerin sitelere erişimi engellemesini isteyebilirdi. Yasa tasarısı telif hakkı bir başkasında olan içerik(ler)i 6 ay içinde 10 kere izinsiz yayınlayan yayıncıya azami 5 yıl hapis cezası öngörebilir.
22 Ağustos sonra da 22 Kasım'da #internetimedokunma yürüyüşlerinin baş sebebi olan internet filtrelemelerinin amerika ayağı da diyebiliriz buna. bir farkla... tüm dünyayı etkileyecek bir filtrelemelerin başlangıcı olabilecek bir sınırlama bu... sadece amerikayla kalmayan bir sansürleme... 

Ayrıca ABD’nin böyle bir yasayı uygulamasından sonra, dünyanın diğer birçok hükümeti de cesaret alıp benzer bir mekanizma oluşturmayacağı ne mâlum değil mi?

 
tüm türkiye'de aynı zamanlarda ortak fikirler sonucu yapılan "internetime dokunma" eylemlerinden bir kesit.
15 Mayıs 2011 Pazar 16:35

Yabancı dil noksanlığımız ve kimi terimlere yabancı oluşumuzdan dolayı, tam olarak anlayamadığım(ız) SOPA hakkındaki detayları ve muhtemel sonuçları Kozan Demircan çok güzel değerlendirmiş. Paylaşılan türlü linklerin altında kalmasın diye yeri blogdur diye düşündüm... Buyrun başlayalım okumaya...

Hollywood internete SOPA gösteriyor ve Bulut Bilişimi baltalıyor: Youtube’un sonu mu gelecek?

Kazandık mı diyorsun Obi-Wan? Kazanmadık. Hollywood’un peçesi düştü, başladı Google Savaşları!

ABD senatosuna sunulan yeni yasa tasarısı SOPA (Çevrimiçi Korsanlığı Durdur Yasası) yürürlüğe girerse çocuğunuzun doğum gününde bir Madonna şarkısıyla dans ettiği videoyu Youtube’a koymanız riskli olacak. Telif haklarını ihlalden hem size hem de Youtube’a dava açabilirler. Bu bağlamda sosyal medyadaki paylaşımlarımız da denetim altına alınacak. Bu açıdan SOPA yasa tasarısına Anti Google yasası da diyebiliriz.

Yazımın başlığı iddialı olabilir, ancak durum başlıktan daha vahim. ABD’de oylamaya sunulan SOPA yasa tasarısı kapsamında internete sansür uygulama çabaları, e-ticaretten barındırma hizmetlerine (VPN, hosting ve DNS) ve bulut bilişime kadar birçok alanda telekom sektörüne zarar verecek. İnternet sansürünün siyasi açılımları da olacaktır. Değerli uzmanlarımız bu konuyu internette uzun yıllardır tartışıyor. Ben sadece siyaseti de öncelikle ekonomik çıkarların belirlediğini ve bu nedenle SOPA gibi yasaların sosyal medya, dijital pazarlama ile telekom sektörüne etkilerini özellikle inceleyeceğimi eklemek isterim.

SOPA nedir ve özgür interneti nasıl tehdit ediyor?
Çevrimiçi Korsanlığı Durdur Yasası (SOPA) ABD Temsilciler Meclisi’ne 26 Ekim 2011’de sunuldu. Lamar Smith tarafından sunulan yasa, internette fikri mülkiyet ve yayın haklarının korunmasını amaçlıyor. Bu yasa geçerse ABD Adalet Bakanlığı; Google Arama Motorundan internet servis sağlayıcılara, haber sitelerinden online reklam şirketlerine kadar herkesten yasaklı siteleri engellemelerini talep edecek. Wikipedia sırf bu yasaya verdiği destek yüzünden GoDaddy’yi bırakma kararı aldı. Her iki videoyu da yazının sonuna ekliyorum. İşin ilginci GoDaddy yasaklı sitelerden alan adı kirası almaya devam edecekmiş (!).

Bu yasanın özgür interneti ve bulut bilişime dayalı iş modellerini nasıl tehdit ettiğini anlamak için Amerikan film, video oyunu, TV ve müzik sektörüne kısaca göz atmamız gerekiyor. ABD’de aktörlerden şarkıcılara ve seslendirme sanatçılarına kadar birçok alanda yeni bir film, müzik albümü vb. için büyük harcamalar yapılıyor.

Bugüne kadar filmler, müzik albümleri ve video oyunları internetten satılmıyordu. Bunun yerine D&R mağazalarına gidip DVD alıyorduk. Hatta ABD’de Stargate gibi başarılı bir televizyon dizisi bile gelirinin önemli bir kısmını sezon DVD’si satışlarından elde ediyordu. Ancak, 2009 global ekonomik krizi ABD’de DVD satışlarını düşürdü. Buna 2008 yılında etkisini gösteren ABD Yazarlar Sendikası’nın greve gitmesini de eklediğimizde eğlence sektörü büyük krize girdi.

Bu arada Electronic Arts (EA) gibi milyar dolarlık bir video oyunu devinin internet mağazası Origin açıldı, ABD ve İngiltere’de veri akışı üzerinden naklen video oyunu kiralayan bulut oyun hizmetleri devreye girdi (Onlive). Ünlü Half-Life video oyununun yaratıcısı Valve’in kurduğu online video oyunu hizmeti Steam’e son yıllarda bu ikisi eklenince Amerikan müzik ve film sektörü kendini tehdit altında hissetmeye başladı. DVD satışlarının yerini internet satışları alırsa kimsenin orijinal DVD satın almayacağından, kaçak kopyaların büyük film ve müzik yapımcılarını iflasa sürükleyeceğinden korkmaya başladılar.

Belki kendinize şunu sorabilirsiniz: Onlive naklen yayınladığı oyunları EA gibi yapımcı ve dağıtımcı firmalardan yasal yollarla satın almıyor mu? Evet, alıyor ama şimdilik sadece ABD ve İngiltere’de hizmet veren Onlive hem ucuz hem de hızlı internet bağlantısı gerektiriyor. Yapımcılar ürünlerinin tamamını buluta taşımaya istekli değiller. Onlara kalsa yeni teknolojiler yerine kopya korumalı DVD’ler daha güvenli, çünkü yapımcılar çok kazanmaktan ziyade, mevcut gelirlerini korumaya çalışıyor ve Hindistan gibi gelişmekte olan ülkelerde Onlive’ı destekleyecek kadar hızlı bir internet altyapısının olmadığını da biliyorlar. Bu yüzden DVD’den kolay kolay vazgeçmeyecekler.

DVD aslında pahalı bir içerik dağıtım sistemi ve bilişim sektörünü fakir ülkelerde kısır bırakıyor
İnternetten içerik paylaşımı öyle bir hale geldi ki insanlar müzik yapımcılarının Madonna’ya ödediği büyük paraları çıkarmak için Türkiye’de 25-100 liraya sattığı 10 şarkılık albümleri satın almak yerine web’den Madonna’nın 30 yıllık kariyerindeki bütün albümleri MP3 formatında indirmeye başladılar (hatırlarsanız Metallica zamanında bu yüzden Napster’la davalık olmuştu). Bu eski bir hikaye, ancak internet kullanımı yaygınlaşınca son iki yılda DVD sektörüne büyük rakip oldu ve SOPA yasa tasarısını teşvik etti.

İnternetten televizyon, canlı futbol maçları, TV dizileri izlemenizi sağlayan, naklen video oyunu izlemenize izin veren Onlive, Youtube, Netflix gibi hizmetler de buna eklenince, Apple’ın bir şarkıyı 1 dolar gibi düşük bir fiyata sattığı iTunes hizmetinin bile modası geçmeye başladı. İnsanlar şarkılara tek tek para ödemek yerine bir internet veri akışı servisine abone olarak dinlemeyi tercih etmeye başladılar. Örneğin Türkiye’de online müzik dinleyebileceğiniz Turkcell’in satın aldığı Fizy gibi bir müzik servisini düşünün. Bu tür servisleri online reklam desteği ile ücretsiz kullanma şansınız da var. Bütün bunların yapım masraflarını DVD fiyatına yükleyen ABD müzik, video ve oyun sektörünün gözünü nasıl korkuttuğunu tahmin edersiniz. İşte SOPA yasa tasarısının internete “sopa” göstermesinin nedeni de bu.

Bırakın bu ayakları!
Aslında film, müzik ve video oyunu yapımcılarının yapması gereken şey online oyun ve DVD satışları gibi köhnemiş satış ve pazarlama yöntemlerinden vazgeçerek streaming ve bulut bilişim tabanlı satış modellerine geçmek. Bulut bilişimin SOPA ile baltalanması ilk bakışta Amazon, HP ve Microsoft gibi bulut devlerinin işine gelmeyecektir. Öte yandan Gartner’ın son araştırmasına göre 2012’de özel bulut çözümleri genel buluttan daha yaygın olacak. Bu da SOPA ile internette genel buluta dayalı özgür içerik paylaşımının gerileyeceği ve şirketlerin genel bulut yerine kendi özel bulut ağlarına kapanacağı anlamına gelebilir. Bulut altyapısı sağlayan şirketlerin SOPA benzeri yasalara nasıl tavır alacağını ileride göreceğiz.

İçerik haklarının ve gelir kaynaklarının korunması
ABD Temsilciler Meclisi Fikri Mülkiyet Hakları Alt Komite Başkanı Bob Goodlatte, SOPA yasa tasarısını desteklemek için şunları söyledi: “Fikri mülkiyet Amerika’nın ana iş geliştirme koludur ve ülkemize global pazarlarda rekabet avantajı sağlamaktadır. Bununla birlikte Amerikalı buluşçular, yazarlar ve girişimciler eserleri ABD yasalarının dışında kalan yabancı ihlalciler tarafından çalınırken olan biteni seyretmek zorunda kalmaktadır.”

Ancak, SOPA’nın arkasında internette Torrent’ten film indirenleri önlemekten başka amaçlar da bulunuyor. Bildiğiniz gibi ABD’de çok güçlü bir ilaç endüstrisi var. Bu sektör milyar dolarlar harcayarak 10 yılda geliştirdiği ilaçların telif hakkı süresi dolduktan sonra Hindistan gibi ülkelerde jenerik ilaç olarak üretilmesinden ve yeni orijinal ilaç satışlarının da buna bağlı olarak düşmesinden şikayetçi. Jenerik ilaç yasal olduğu için itiraz edemiyorlar fakat internet sitelerinden ilaç satışı yapılmasının fikri mülkiyet haklarını ihlal ettiğini belirtiyorlar. Örneğin, Pfizer sözcüsü John Clark telif haklarına rağmen internette faaliyet gösteren kaçak ilaç sitelerinin satış yapmasının sektöre zarar verdiğini söylüyor. Film sektörü de Torrent gibi uygulamaların Hollywood’da 2 milyon personel ve 95 bin işletmeyi iflas ettireceğini öne sürüyor.

Peki ya internet özgürlüğü?
ABD Elektronik Sınır Vakfı’na göre Arap Baharı’nda insanlara internete özgür erişim hakkı sağlayan ve DNS filtrelerini baypas etmeye yarayan Proxy sunucular SOPA yasası tarafından yasadışı ilan edilebilir. Time dergisinin Techland blogunda Jerry Brito da buna benzer bir şey söylüyor: “İngiltere, mahkemelerin ünlülerin özel hayatını ihlal ettiği yargısına vardığı ABD gazetelerini kara listeye alırsa veya Fransa nefret içerikli söylemler içerdiği gerekçesiyle ABD sitelerini yasaklarsa ne olacak?” Demokrasi ve Teknoloji Merkezi de insan hakları konusunda uyarıyor: “SOPA ve PIPA yasaları geçerse diğer hükümetler de önemli olduğunu düşündükleri sosyal politikalar uyarınca buna benzer kararlar alabilir. ABD hükümetinin buna hazırlıklı olması lazım. Bu kararlar için nefret söylemini sınırlamak, kamu görevlilerine hakareti önlemek veya politik muhalifleri susturmak gibi gerekçeler öne sürülebilir.”

Hosting (barındırma) hizmetleri topun ağzında
Gazeteci Rebecca MacKinnon, SOPA’nın internet şirketlerini kullanıcılarının anlık mesajlaşma (IM), e-mail ve sosyal ağ paylaşımlarından sorumlu tutmasının sektörde özgür düşünceyi ve rekabeti önleyeceğini, Youtube gibi video akışı sitelerinin özgürlüğünün tehdit altında olduğunu savunuyor. “Elbette ki niyetleri Büyük Çin Güvenlik Seddi’ni kurmak ve ülke çapında internet sansürü uygulamak değil ama pratikte bu yasa aynı etkiyi yaratabilir”.

Yazımın başında Madonna örneğini verirken bunu örneklemeye çalıştım. MacKinnon’a göre Etsy, Flickr, Vimeo gibi siteler tehdit altında. Bugün ABD dijital kablo ve uydu yayını şirketlerinin en büyük rakibi Netflix ile Google TV gibi hizmetler. Bu da telif hakkı mücadelesinin insanların işsiz kalmasını önlemekten çok ekonomi pastasının paylaşımına yönelik olduğunu gösteriyor. Türkiye’de bugün siz de Twitter’da yazdıklarınızdan sorumlusunuz. Sadece yazdıklarınızdan değil, Tweet’inize verilen cevaplardan ve bunların doğurabileceği yasadışı durumlardan da sorumlusunuz. SOPA yasa tasarısı ve türevleri sosyal ağlarda içerik paylaşımını bu şekilde düzenleyecek.

Bulut Bilişim topun ağzında
Online oyun oynamak yerine decoder’ı TV’ye bağlayıp Onlive hizmeti ile uzak sunucuda kurulu Assasin’s Creed’i evinizden kiralayarak oynamak veya internetten TV izlemek; Google Dokümanlar veya Google Haritalar kullanmak… Bütün bu genel bulut hizmetleri, halkın film ve diziler gibi içeriğe erişmesini kontrol etmek için bu içeriği sadece DVD üzerinden sunan, DVD’lere bölge kodu getirerek ABD’de satılan DVD’nin Türkiye’de izlenmesini önleyen ya da video oyunu kopya koruma sistemleriyle kullanıcının bilgisayarına casus yazılım yerleştiren şirketlerin en büyük düşmanı. En son Yıldız Savaşları Eski Cumhuriyet Online oyununda (SWTOR) buna benzer bir sorun yaşadık. Oyun ABD ve AB’de çıktı ama parasını vermek istesem bile oyunu dijital Origin mağazasında satmıyorlar. Satın almaya kalktığımda senin IP’in Türkiye’ye kayıtlı. Bu oyunu Türkiye’ye henüz satmıyoruz diyorlar. Oysa Onlive gibi bir bulut oyun sistemi olsaydı Onlive’dan oyunu kiralayacaktım. Kimse de bana serbest piyasa olduğu halde sen bu oyunu Mart’tan önce oynayamazsın diyemeyecekti.

Virginia merkezli hosting şirketi Servlnt’den Christian Dawson da bu soruna değiniyor ve SOPA’nın ABD merkezli bulut bilişim ve web barındırma hizmetlerinin ABD’yi terk etmesine neden olarak sektörü bitireceğini belirtiyor. Akıllı telefonların kullanıcı bilgilerini izinsiz olarak aktarabildiği haberlerini düşündüğümüzde sanırım bu ABD için istihbarat sorunları da doğuracaktır.

Yasanın taraftarları ise bir şey olmaz diyor. En az 16 ülke interneti sansürlüyor ama ticaret devam ediyor; Danimarka, Finlandiya, İtalya Pirate Bay’i engelliyor diyorlar. Hatta müzik ve film yapımcılarından oluşan özel bir koalisyonun British Telecom’u bu yüzden mahkemeye vereceği söyleniyor.

Bildiğimiz anlamda internet, yani serbest internet ortadan kalkacak
ABD Temsilciler Meclisi üyesi Zoe Lofgren internetin bildiğimiz anlamda sona ereceği kanısında. Lofgren; Google Haritalar, Android eşitleme gibi hizmetlere yönelik geniş bant altyapısının internetten kaçak dosya indirenleri izlemekte kullanılmasının veri trafiğini arttırıp internet hızını düşürerek şebekeye ve operatörlere zarar vereceğini düşünüyor. eWeek de SOPA’nın her şeyin sansürlenmesine izin veren yoruma açık ifadelerinin sadece e-ticareti değil, normal internet kullanımını da engelleyeceğini ifade ediyor. Public Knowledge fikir grubu ise çok daha tehlikeli bir noktaya dikkat çekiyor: Bu yasa ile yurtdışı sitelerden alışveriş yapan Amerikalılar bile risk altında. Ayrıca bu tür yurtdışı siteler anında engellenebilecek ve startup internet şirketleri ile melek yatırımcılar büyük zarar görecek. Burada tüketici olarak kulaklarım çınlıyor. Şimdiye dek Türkiye’yi ABD’yi taklit etmekle suçlardık. İnternette yasakladığımız onca siteyi düşününce bu kez ABD’nin Türkiye’nin izinden gittiğini görüyoruz. Keşke Amerika’ya daha iyi bir konuda örnek olsaydık.

Açık kaynak kodların ve yazılım geliştiricilerin sonu
Tüketici Elektroniği Derneği CEO’su Gary Shapiro ve CrowdFlower’dan Lukas Biewald, SOPA’nın açık kaynak kod ve yazılım geliştirme sektörüne zararlı olacağı kanısında. Biewald, telif hakkı davası açılır korkusuyla kimse internete yatırım yapmayacak diyor. Bu da aklıma hemen Apple’ın Samsung’a açtığı patent davalarını ve bunun Android yazılım ekosistemine verdiği zararı getiriyor. SOPA, yoruma açık ifadeleriyle Android tarzı açık kaynak kodlu bir sistemi pratikte bilgisayar korsanı statüsüne sokabilir. Nitekim Google’ın Booz & Company’ye yaptırdığı 16 Kasım 2011 tarihli araştırmaya göre 200 melek yatırımcı SOPA yürürlüğe girerse dijital medyaya yatırım yapmaktan vazgeçecek. Aynı araştırmaya göre SOPA’da kötüye kullanabilecek yasal boşluklar giderilirse dijital medyaya yatırım oranı yüzde 115 artacak!

VPN’e darbe
Leaders Magazine‘den A.M Reilly’ye göre SOPA yürürlüğe girerse internette korsan içerik paylaşımından network’ler ve Telekom şirketleri de sorumlu olacak. Bu da sadece küçük bir kısmı içerik paylaşımına açık olan sanal özel ağlara (VPN) darbe indirecek. ABD Ses ve Video Kayıt Sektörü Derneği başkanı Cary Sherman’a göre ise sadece alt alan ve spesifik VPN adresi engellenecek, VPN şirketlerine dava açılmayacak. Duy da inanma! Bence SOPA hakimlere bu gücü verirse sektör tüm politik ve ekonomik nüfuzunu kullanarak VPN şirketlerini baskı altına alacaktır.

SOPA, Mozilla Firefox’la da kavgalı
Mozilla Firefox’un MAFIAAFire Redirector diye bir eklentisi var. Bu eklenti, kullanıcıların ABD’nin yasakladığı sitelere girmesini sağlıyor. Mayıs 2011’de ABD İç Güvenlik Bakanlığı, Mozilla’dan bu eklentiyi kaldırmasını istedi, ancak Mozilla eklentinin yasadışı olduğuna dair bir mahkeme kararı olmadığı için bu talebi reddetti.

Amaç korsanı durdurmak değil, DVD satış kanallarını elinde tutan tekelci yaklaşımı korumak için interneti engellemek
Bilgisayar ve İletişim Sektörü Derneği Başkanı Edward J. Black, Huffington Post’a verdiği demeçte şunları söyledi: “İşin komiği bu yasa gerçek korsan web sitelerini durdurmayacak. Bu siteler birkaç saat sonra başka bir adla tekrar ortaya çıkabilir. Nümerik web adresi açıklanmadıysa çok daha kısa sürede yayına kaldıkları yerden devam edebilir. Sitenin web adresini bilen herkes o siteye erişebilir.” Amaç önce içeriğe erişimi sınırlandırmak, erişimi kontrol altına almak ve sonra bu içeriği tüketiciye yüksek fiyatlarla satmak.

Digital Millennium Copyright Act (DMCA) korumasının zayıflaması
Demokrasi ve Teknoloji Merkezi Hukuk Müşaviri David Sohn’a göre SOPA, DMCA açısından da büyük risk taşıyor. Yasaya göre “kullanıcılarının davranışlarını takip eden özel programlar” kullanmayan siteler DMCA’yi ihlal etmiş sayılacak. Bu da o sitenin korsan içerik barındırma sebebiyle kapatılmasına yol açacak. ABD’de FBI’ın bu tür sitelere gerekçeli el koyma hakkı bulunuyor. Ayrıca FBI’ın el koyduğu siteleri savcılardan alınan gizlilik kararını bahane ederek gerekçe göstermeden yıllarca kapalı tuttuğu da biliniyor. Bunun için savcılık kararını bile (tabii böyle bir karar varsa) sitenin avukatlarına göstermiyorlar. Bu yaklaşım sitelerin domain izinlerini ve online reklam gelirlerini kaybetmesi açısından tam bir felaket.

DNS filtreleri ve Deep Packet Inspection
Bu iki kelimeyi Türkiye’de internet filtresi tartışmalarında son 1 yılda sıkça duyduk. Öncelikle şunu belirtelim, SOPA ABD’de İnternet Hizmet Sağlayıcıların filtre uygulamasını zorunlu hale getirecek. Ayrıca, kullanıcının e-postalarını açıp okuyan Deep Packet Inspection yazılımlarını meşrulaştıracak. Örneğin cep telefonu operatörleri kullanıcıların telefondan korsan içerik göndermesini önlemek için herkese baştan suçlu muamelesi yapıp bu tür yazılımlarla insanları dinlemeye ve takibe almak zorunda kalacak. Tabii ki bu da kullanıcıların mail’lerini inceleyip spam gönderen reklamcılara yarayacak. OpenDNS buna karşılık olarak biz de şirketimizi Kayman Adaları’nda yeniden tescil ettirir ve okyanusa taşınırız dedi. Ancak, sektörü zapturapt altına almak öyle kolay değil. Şimdiden ICANN kontrolünde olmayan bir anonim üst düzey alan sistemi devreye girdi. Adı Dot-BIT (.bit).

SOPA’da suistimali önlemek imkansız
Steve Crocker ve Dan Kaminsky ise linkini aşağıda verdiğim bilimsel makalelerinde SOPA’nın bırakın internet güvenliğini sağlamayı, tersine internet güvenliğini zaafa uğratarak bilgisayar korsanlarını teşvik edeceğini düşünüyorlar. Bunun nedeni SOPA yürürlüğe girerse internette DNS hata mesajlarını yasal ihlallere ve bilgisayar korsanlarına göre ayırma zorunluluğu. Örneğin bir DNS adresinin korsan içerik içerdiği için yanlışlıkla (!) hacker olmakla suçlanması riski var. Bu da SOPA’nın en ölümcül yanını ortaya koyuyor. Bir şirketin telif haklarını korumak için SOPA bahanesiyle yasaları çiğneyerek el altından bir baskı rejimi kurması, yetkililerle kapalı kapılar ardında görüşmesi çok kolay. Yasanın arkasında büyük destek var. Umarım internete yakınlığıyla bilinen ABD Başkanı Barack Obama bu tasarıyı onaylamaz. ABD’nin hiçbir ülkeye kötü örnek olmasını istemeyiz.


SOPA Gerçeği TheYoungTurks Cenk Uygur
Stop Online Piracy Act (Scary Facts)

Wikipedia GoDaddy’yi SOPA’yı desteklediği için bırakıyor
Wikipedia Leaves GoDaddy Over Stop Online Piracy Act (SOPA)


youtube.com – The truth behind the Stop Online Piracy Act (SOPA) is explained by The Young Turks host Cenk Uygur. Be sure to sign the petition below. http://www.stopcensorship.org...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...